Birleşmiş Milletler Besin ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık, Türkiye’de “Uygulamalı Çiftçi Okulları” modeliyle 2 bin 500 çiftçiye eğitim verdiklerini söyledi.
FAO tarafından, Önder Çiftçi Üretim ve Pazarlama Kooperatifinde, “Tekirdağ’da Arazi Tahribatının Dengelenmesi (ADT) Üst Sakarya Havzası Projesi” kapsamında “Eğiticilerin eğitimi” programı düzenlendi.
Selışık, programda, “Uygulamalı Çiftçi Okulları” modeliyle 2 bin 500 çiftçiye ulaşarak eğitim verdiklerini belirtti.
Bu modelde toprağın hazırlanması, sulanması, hasadın yapılması ve ihtiyaç duyulan her türlü problemin çözülmesine odaklı çalışma yapıldığını ifade eden Selışık, “Burada çiftçiler bir ortaya geliyor, sıkıntılarını tartışıyorlar, uzman takviyesiyle sorunun yanıtını alıyorlar.” dedi.
Selışık, Uygulamalı Çiftçi Okulları modelinde akademisyenlerin, teknik uzmanların ve çiftçilerin bir araya geldiğini anlattı.
Çiftçilere bilgi verilirken Tarım ve Orman Bakanlığının uzmanlarından da destek aldıklarını aktaran Selışık, şunları kaydetti:
“Önemli olan hakikat bilginin gereksinim duyulduğu anda çiftçiye ulaştırılması. Hasat bittiğinde çiftçimiz bu okuldan mezun oluyor. Sertifikasını alıyor. Şu ana kadar 2 bin 500’e yakın çiftçimize ulaştık. Bu model sadece Küresel Çevre Fonu’ndan kaynaklanmıyor. Sürdürülebilir Arazi İdaresi Projesi’ni Konya’da uyguladık. Orada 750 çiftçiye ulaştık. Tekirdağ’da 4 Uygulamalı Çiftçi Okulu açacağız. Yeni başlayacak olan projelerde, okulları açmaya devam edeceğiz. Uygulamalı Çiftçi Okulu her bahiste açılabilir.”
Selışık, taşıma ve depolama aşamasında marketlere gitmeden önce gıda israfı ve kaybını azaltmak istediklerini ifade etti.
Sera gazı salınımı konusunu önemsediklerini vurgulayan Selışık, şunları kaydetti:
“Sıcaklığı artıran sera gazı salınımı. Bunun azaltılması gerekiyor. Burada besin israfının önlenmesi de çok kıymetli. Dünyada üretilen besinin üçte biri aslında kayboluyor ya da çöpe gidiyor. Tarladan sofraya besin zinciri içinde yok oluyor. Onların hepsi sera gazı salınımının artmasına sebep oluyor. Bizlerin şuurlu tüketiciler olarak israf etmememiz gerekiyor. Bunun için de Tarım ve Orman Bakanlığı ile yürüttüğümüz ‘Gıdanı Koru’ kampanyamız var. Toprağın besin zenginliğinin kaybedilmemesi için toprakta su tutan bitkilerin yaygınlaştırılması, meraların ıslahı… Aslında her husus iklim değişikliği ile ilgili. Tüm bunlar için Tarım ve Orman Bakanlığımız ile birlikte projeler uyguluyoruz. Dünyada açlığı önlemek 2030 yılı amaçlarına nazaran çok kolay değil, zira sıfır açlık amacı var. Lakin tekrar de ziraî üretimde mevcudu koruyup, öteki olumsuz tesirleri azaltılacak tahlillerin yaygınlaştırılması ne kadar mümkün olursa, çiftçilerimiz bunun olumsuz tesirlerini daha az hissedecek.”
Programda, Tekirdağ Tarım ve Orman Müdürü Oktay Öcal ve İmdat Güngör de konuşma yaptı.
